Özel Eğitim Çalışanlarının Tazminat Hakları
- avemininci
- 3 Mar
- 4 dakikada okunur
Özel eğitim kurumlarında fizyoterapist, ergoterapist, psikolog, çocuk gelişimi uzmanı, odyolog vb görevlerde çalışan binlerce çalışan bulunmaktadır. İlgili çalışanlar genellikle 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu'nun 9. maddesi uyarınca 1'er yıllık belirli süreli sözleşme ile çalışmaktadır. Dolayısıyla ilgili kurumlarda çalışanlar ekseriyetle sözleşmelerinin uzatılmaması sebebiyle iş akdi sona ermekte yahut süreç içerisinde birtakım haksızlıklara karşın kıdem tazminatı vb. hakları bulunmadığını düşünerek zorlu çalışma koşullarında çalışmaya devam etmektedir. Bu yazımızda bilhassa özel eğitim çalışanlarının tazminat hakları olmak üzere bu kanuna tabi vatandaşların tazminat haklarına değineceğiz.

ÖZEL EĞİTİM KURUMU NEDİR?
Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezi 5580 sayılı Kanun'da şu şekilde tanımlanmıştır:
Özel eğitim gerektiren bireylerin konuşma ve dil gelişim güçlüğü, ses bozuklukları, zihinsel, fiziksel, duyusal, sosyal, duygusal veya davranış problemlerini ortadan kaldırmak ya da etkilerini en az seviyeye indirmek, yeteneklerini yeniden en üst seviyeye çıkarmak, temel öz bakım becerilerini ve bağımsız yaşam becerilerini geliştirmek ve topluma uyumlarını sağlamak amacıyla faaliyet gösteren özel öğretim kurumlarını
Dolayısıyla özel eğitim kurumlarında çalışan fizyoterapist, ergoterapist, psikolog, çocuk gelişimi uzmanı, odyolog, dil ve konuşma terapisti gibi bir çok alandan mezun personel istihdam edilmektedir. Fakat bu personelin tazminat haklarına ilişkin yeterli bilgisi bulunmaması sebebiyle birçok çalışan iş akdini sonlandırırken hak ettiği tazminat haklarından mahrum kalmaktadır.
Yukarıda değindiğimiz üzere özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde çalışanlar 1 yıllık belirli süreli iş sözleşmesine tabi olarak çalışmaktadır. Dolayısıyla çalışanların hakları belirsiz süreli çalışanlar ile aynı değildir. Bu yazımızda ilgili hususları detaylandıracağız.
BELİRLİ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİ NEDİR? ÖZEL EĞİTİM ÇALIŞANLARININ TAZMİNAT HAKLARI NASIL BELİRLENİR?
Belirli süreli iş sözleşmesi; işçi ile işveren arasında yapılan ve süresi baştan belli olan iş ilişkisini düzenleyen bir iş sözleşmesi türüdür. Belirli süreli iş sözleşmesinin yapılabilmesi belirli şartlara bağlanmıştır. Belirli süreli iş sözleşmesi İş Kanunu'nun 11. maddesinde düzenlenmiştir.
Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan iş sözleşmesi belirli süreli iş sözleşmesidir.
BELİRLİ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİNİN FESHİ HALİNDE HANGİ TAZMİNATLAR HAK EDİLEBİLİR?
Belirli süreli olan söz konusu özel eğitim çalışanlarının tazminat hakları şu şekilde sıralanabilir:
1- Kıdem Tazminatı
Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan kişi iş sözleşmesini haklı bir sebeple feshettiğinde yahut ilgili sözleşme işveren tarafından süresi dolmadan feshedildiğinde işçi kıdem tazminatına hak kazanabilecektir. Zira kıdem tazminatının ortaya çıkmaması için iş sözleşmesinin sonunda kendiliğinden fesholunması gerekmektedir. Bu nedenle işçi; kıdem tazminatına hak kazanabilecektir.
2- İhbar Tazminatı
Belirli süreli sözleşmede bir ihbar tazminatından bahsedilemeyecektir. Zira ihbar tazminatı ancak belirsiz süreli sözleşmeler için ortaya çıkabilecek bir tazminat türüdür. Nitekim Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2013/3622 E., 2014/2123 K. sayılı ilamında
"İhbar tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini bildirim süresine ilişkin kurallara uymaksızın fesheden tarafın karşı tarafa ödemek zorunda olduğu bir ödemedir. 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun 9. maddesi uyarınca bu kurumlarda çalışan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler ile belirli süreli iş sözleşmeleri yapılabilmektedir. Söz konusu iş sözleşmelerinin zincirleme yapılabilmesi de mümkündür. Bu şekilde 5580 sayılı Kanun kapsamında zincirleme yapılan belirli süreli iş sözleşmeleri, belirli süreli olma özelliklerini kaybetmez ve belirsiz süreli iş sözleşmesine dönüşmezler.
Somut olayda, davacının özel rehabilitasyon merkezi olan davalı işyerinde anaokulu öğretmenliği yaptığı ve 5580 kapsamında yer alıp belirli süreli iş sözleşmesiyle çalıştığı
tartışmasızdır. Bu itibarla davacının belirli süreli iş sözleşmesinin davalı işverence haklı bir neden yokken feshedilmesi kıdem tazminatına hak kazandırmakla birlikte ihbar tazminatına hak kazandırmaz. İhbar tazminatının koşullarının oluşmamasına rağmen ihbar tazminatına hükmedilmesi hatalıdır." şeklindeki hükmü ile söz konusu çalışmalarda ihbar tazminatı alacağının ortaya çıkmayacağını açıkça hüküm altına almıştır.
3- Sözleşmenin Kalan Süresi İçin Tazminat
Belirli süreli iş sözleşmesinin işçi tarafından haklı nedenle feshi yahut işveren tarafından sözleşme süresi tamamlanmadan ve haklı bir gerekçe bulunmadan feshi halinde işçi sözleşmenin kalan süresi için tazminat talebinde bulunabilecektir. Örneğin; 12 aylık sözleşme yapan işçi 4 ay çalıştıktan sonra iş sözleşmesini haklı nedenle feshetmişse kalan 8 aylık ücret için tazminat talebinde bulunabilecektir. Dolayısıyla sözleşmenin kalan süresi için tazminat özel eğitim kurumu çalışanlarının tazminat hakları arasında sayılabilecektir.
İŞÇİ AÇISINDAN HAKLI FESİH SEBEPLERİ NELERDİR?
Süresi belirli olsun veya olmasın işçi, aşağıda yazılı hallerde iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir:
I. Sağlık sebepleri:
a) İş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa.
b) İşçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir işçi bulaşıcı veya işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa tutulursa.
II. Ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri:
a) İşveren iş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri hakkında yanlış vasıflar veya şartlar göstermek yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler vermek veya sözler söylemek suretiyle işçiyi yanıltırsa.
b) İşveren işçinin veya ailesi üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak şekilde sözler söyler, davranışlarda bulunursa veya işçiye cinsel tacizde bulunursa.
c) İşveren işçiye veya ailesi üyelerinden birine karşı sataşmada bulunur veya gözdağı verirse, yahut işçiyi veya ailesi üyelerinden birini kanuna karşı davranışa özendirir, kışkırtır, sürükler, yahut işçiye ve ailesi üyelerinden birine karşı hapsi gerektiren bir suç işlerse yahut işçi hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ağır isnad veya ithamlarda bulunursa.
d) İşçinin diğer bir işçi veya üçüncü kişiler tarafından işyerinde cinsel tacize uğraması ve bu durumu işverene bildirmesine rağmen gerekli önlemler alınmazsa.
e) İşveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse,
f) Ücretin parça başına veya iş tutarı üzerinden ödenmesi kararlaştırılıp da işveren tarafından işçiye yapabileceği sayı ve tutardan az iş verildiği hallerde, aradaki ücret farkı zaman esasına göre ödenerek işçinin eksik aldığı ücret karşılanmazsa, yahut çalışma şartları uygulanmazsa.
III. Zorlayıcı sebepler:
İşçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebepler ortaya çıkarsa.
SONUÇ
Özel eğitim çalışanlarının tazminat hakları her somut olaya göre farklılık göstermekte olup; somut olay hakkında alanında uzman bir hukukçudan görüş alınması olası hak kayıplarının önüne geçecektir.
Daha detaylı bilgi ve danışmanlık için iletişime geçebilirsiniz.
Comments