top of page
Ara

Muvazaa Nedir ? Muvazaa Ne Demek ?

  • Yazarın fotoğrafı: avemininci
    avemininci
  • 22 Ara 2024
  • 3 dakikada okunur

Muvazaa Nedir? Muvazaa Ne Demek?

Muvazaa, hukuk sisteminde sıkça karşılaşılan ve özellikle borçlar hukuku, aile hukuku, miras hukuku gibi alanlarda gündeme gelen bir kavramdır. Bu terim, tarafların üçüncü kişileri aldatmak amacıyla gerçek iradelerine uygun olmayan bir işlemi, gerçek bir hukuki işlem gibi göstermesi anlamına gelir. Muvazaa, Türk hukukunda gerek doktrin gerekse yargı kararlarında detaylı olarak ele alınmış ve tanımlanmıştır.

Bu yazıda muvazaanın tanımı, türleri, hukuki sonuçları ve ilgili yargı kararlarına değinerek bu önemli kavramı detaylı bir şekilde ele alacağız.


muvazaa nedir

Muvazaanın Tanımı - Muvazaa Nedir? Muvazaa Ne Demek?

Muvazaa, tarafların üçüncü kişileri yanıltmak amacıyla aralarında yaptıkları hukuki işlemlerin gerçek iradelerini yansıtmadığı durumları ifade eder. Bu kavram, Borçlar Hukuku’nda haksız kazanç sağlama, mal kaçırma veya başka bir kişinin hakkını ihlal etme amacıyla yapılmış işlemleri kapsar.

Hukuk sistemimizde muvazaa genellikle "danışıklı işlem" veya "hileli işlem" olarak da adlandırılır. Bu tür işlemler, hukuken geçersiz kabul edilir ve taraflar bu işlemlerden doğan sonuçlardan sorumlu tutulmaz.


Muvazaanın Türleri

Muvazaa, farklı amaçlar ve şekillerde ortaya çıkabilir. Genel olarak üç tür muvazaa bulunmaktadır:

1. Mutlak Muvazaa

Mutlak muvazaa, tarafların gerçekte herhangi bir hukuki işlem yapma iradesine sahip olmamalarına rağmen, üçüncü kişileri yanıltmak amacıyla bir hukuki işlem yapmış gibi görünmeleridir. Bu tür muvazaada işlem tamamen geçersizdir, çünkü tarafların asıl iradesi işlem yapmamaktır.

Örnek: Bir borçlu, alacaklılarından malvarlığını kaçırmak için gayrimenkulünü bir yakınına satmış gibi gösterir. Ancak gerçekte ne bir satış işlemi ne de malın devri gerçekleşmiştir.

2. Nispi Muvazaa

Nispi muvazaa, tarafların gerçek bir hukuki işlem yapma iradesine sahip olmalarına rağmen, bu işlemin niteliğini veya koşullarını gizlemek amacıyla, gerçek işlemden farklı bir işlem yapmış gibi görünmeleridir. Bu durumda da muvazaa tespit edilirse görünürdeki işlem geçersiz sayılır, ancak gerçek iradeye uygun işlem geçerli olabilir.

Örnek: Bir kişi, gerçekte bağışlamak istediği bir gayrimenkulü satış gibi gösterir. Ancak bağış işlemi muvazaa nedeni ile gizlenmiştir.

3. Şekli Muvazaa

Bu tür muvazaada, taraflar gerçekte işlemi yapma iradesine sahip olmakla birlikte, işlemin şekil şartlarını yanıltıcı bir şekilde düzenlerler. Bu durum da hukuk düzeninde geçersizlik sonucunu doğurabilir.

Örnek: Gerçek bir sözleşme yapılırken, taraflar sözleşmenin tarihini geriye dönük olarak düzenleyerek üçüncü kişileri yanıltmaya çalışabilirler.


Muvazaanın Unsurları

Muvazaalı bir işlemin varlığından söz edebilmek için aşağıdaki unsurların bir arada bulunması gerekmektedir:

  1. Yanıltma Amacı: Taraflar üçüncü kişileri yanıltma amacı taşımalıdır.

  2. Gerçek İrade ile Görünürdeki İşlem Arasında Fark: Tarafların gerçek iradesi ile yaptıkları işlem arasında bir uyuşmazlık bulunmalıdır.

  3. Üçüncü Kişilere Zarar Verme İhtimali: Yapılan muvazaalı işlem, üçüncü kişilere zarar verme amacı veya sonucunu taşımalıdır.


Muvazaanın Hukuki Sonuçları

Muvazaa, hukuki açıdan birtakım sonuçlar doğurur. Türk Medeni Kanunu ve Borçlar Kanunu’nda muvazaalı işlemlere ilişkin düzenlemeler bulunmaktadır. Bu sonuçlar şunlardır:

1. Geçersizlik

Muvazaalı işlemler, hukuken geçersiz kabul edilir. Eğer işlem mutlak muvazaa niteliğinde ise hiçbir hukuki sonuç doğurmaz. Nispi muvazaa durumunda ise görünürdeki işlem geçersiz sayılır, ancak tarafların gerçek iradesine uygun işlem geçerli olabilir.

2. Üçüncü Kişilerin Haklarının Korunması

Muvazaalı işlemler, üçüncü kişilerin haklarını ihlal etmemelidir. Eğer muvazaa bir alacaklıyı zarara uğratma amacı taşıyorsa, alacaklı bu işlemin iptalini talep edebilir.

3. Tazminat Yükümlülüğü

Muvazaalı işlem nedeniyle zarar gören taraflar, zarara neden olan kişilerden tazminat talep edebilir. Bu durum, özellikle mal kaçırma amacıyla yapılan muvazaalı işlemlerde sıkça gündeme gelir.


muvazaa ne demek

Muvazaa İle İlgili Yargı Kararları

Türk yargı sistemi muvazaa konusunda birçok içtihat geliştirmiştir. İşte bazı önemli kararlar:

  1. Yargıtay tarafından muvazaanın tespiti için tarafların gerçek iradesinin araştırılması gerektiği vurgulanmıştır. -

  2. Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Kararı: Bir satış işleminin muvazaalı olup olmadığını belirlerken, tarafların ekonomik durumları ve işlem tarihindeki piyasa koşulları dikkate alınmıştır.

  3. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı: Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu 01.04.1974 tarihli kararında "Bir kimsenin; mirasçısını miras hakkından yoksun etmek amacıyla, gerçekte bağışlamak istediği tapu sicilinde kayıtlı taşınmaz malı hakkında Tapu Sicil Memuru önünde iradesini satış doğrultusunda açıklanmış olduğunun gerçekleşmiş bulunması halinde, saklı pay sahibi olsun ya da olmaın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılarının, görünürdeki satış sözleşmesinin Borçlar Kanununun 18. maddesine dayanarak muvazaalı olduğunu ve gizli bağış sözleşmesinin de şekil koşulundan yoksun bulunduğunu ileri sürerek dava açabileceklerine ve bu dava hakkının geçerli sözleşmeler için söz konusu olan Medeni Kanunun 507. ve 603. maddelerinin sağladığı haklara etkili olmayacağına Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 1.4.1974 günlü ikinci toplantısında oyçokluğuyla karar verildi." 


Muvazaanın İspatı

Muvazaanın ispatı, taraflar arasındaki işlemin niteliğine göre değişiklik gösterir. Genellikle şu yöntemler kullanılır:

  1. Tanık Beyanları: Muvazaa iddiasında bulunan taraf, tanık beyanlarına başvurabilir.

  2. Belge ve Yazışmalar: Taraflar arasında yapılan yazışmalar, muvazaanın tespitinde önemli bir delil olabilir.

  3. Ekonomik Durum Analizi: Tarafların ekonomik durumları ve işlem tarihindeki piyasa koşulları, muvazaanın ispatında dikkate alınır.


Sonuç

Muvazaa, hukuk sisteminde oldukça önemli bir kavram olup, özellikle haksız kazanç sağlama, mal kaçırma veya hak ihlali durumlarında sıkça gündeme gelir. Tarafların iradesi ile görünürdeki işlemler arasındaki uyuşmazlıklar, üçüncü kişilerin zarar görmesine yol açabileceği için, muvazaalı işlemler hukuken geçersiz kabul edilir. Yargıtay kararları ve doktrindeki görüşler, muvazaa konusunda önemli rehberlik sağlamaktadır.

Muvazaa iddiasında bulunan tarafların güçlü delillerle bu durumu ispat etmesi gereklidir. Bu nedenle, muvazaa konusundaki uyuşmazlıkların çözümünde uzman bir hukukçudan destek almak büyük önem taşır. Bu hususta detaylı bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.


 
 
 

댓글


bottom of page